Istanbul’un Afetler İle İmtihanı

Yazan Ekolojist

Türkiye’de meydana gelen afetlerin yarısından fazlası depremlerden oluşur. Ayrıca ülkemizde pek çok bölgede önemli fay hatları bulunmaktadır. Ancak iklim değişikliğinin gittikçe belirginleşen etkileri nedeniyle, kuraklık, sel ve heyelan gibi meteoroloji kaynaklı ve şehir afetleri şeklinde tanımlanan afetler de bulunmaktadır.

Meteorolojik Afetlerin Sonuçları 

2017 yılında ülkemizde yaşanan meteorolojik afetlerin verileri incelendiğinde; fırtına ve hortum %36, şiddetli yağış ve sel %31 ve dolu ise %16 oranında görülmüştür. Artan betonlaşma, bilinçsiz ve kaçak yapılaşma nedeniyle yağışlar toprak tarafından emilemez hale gelmektedir. Bunun sonucunda da sorunlu arazilerin hareketlenmesi ile bu tür felaketler yaşanabilir. Örneğin; 24 Temmuz 2018 günü, Beyoğlu-Sütlüce’de açılan inşaat temeli, yoğun yağışın sonucu toprak kaymasına ve yandaki dört katlı bir binanın çökmesine neden oldu. Ayrıca, iklim değişikliğine bağlı olarak yağış miktarının az olması, hem kış hem baharın kurak geçmesi yangınların çoğalmasını kolaylaştırıyor.

Küresel iklim değişikliği sebebiyle, dünya genelinde sıcaklık ve kuraklıkta yaşanan artış, hem dünyayı hem de Türkiye’yi bariz olarak etkilemeye devam ediyor. Örneğin; Marmara ve Karadeniz bölgeleri, mevsim normallerinin çok üzerinde yağış aldığı için, sel, heyelan, çökme vb. afetler ekonomik ve toplumsal anlamda yaşamı olumsuz olarak etkilemeye devam etmektedir. Ayrıca yerkürenin sürekli ısınmayı sürdürmesi, meteorolojik kökenli afetleri de iyice artırıyor.

Olası Afetler İçin Hazırlık Çalışmaları

AFAD ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından ‘İstanbul’un Afetlere Hazırlık Çalışmaları Çalıştayı‘ düzenlendi. Türkiye ekonomisinin dörtte birini ve ülke nüfusunun 15 milyondan fazlasını oluşturan İstanbul’un afetlere hazır olması, bir anlamda Türkiye’nin de afetlere hazır olması anlamına geliyor. Söz konusu çalıştay; afete dirençli şehir planlama yaklaşımı, afet farkındalığı ve medya, afet zamanında ekonomiyi sürdürebilmek, afet risklerini azaltmada ortak akıl gibi konular hakkında düzenlenen oturumlarda oldukça verimli geçti.

Özellikle İstanbul Valiliği Proje Koordinasyon Birimi enerji dolu harika bir ekibe sahip. Bu birim; okul ve hastanelerin daha güçlü hale getirilmesi, yeniden yapılan  binaların ‘Yeşil’ olarak dizayn edilmesi, güneş enerjisini mutlaka kullanılması ve öncelikle çocukların istediği şekilde mimariye yer vermesi gibi faaliyetleri yürütüyor. Ayrıca, okullar afet vb. acil durumlar anında, toplanma alanı şeklinde planlanmış. Hedef ise büyük bir deprem esnasında, ilk 72 saati okullarda bulunan sığınaklar sayesinde güvenli olarak atlatmak. Ancak, İstanbul genelinde sayısı ortalama 3000 olan toplanma alanı, tabi ki büyük afetler için yetersiz kalabilir.

Öncelikle çarpık yapılaşma ve aşırı betonlaşma gibi konularda farkındalık sağlanarak, bu konular sürekli gündemde tutulmalı ve halkın yeterince bilinçlendirilmesi sağlanmalıdır. Böylece önlenebilir sebepler ortadan kaldırılarak, olası büyük afetlerde yaşanabilecek can ve mal kaybını en aza indirmek mümkün hale gelebilir.

Yazar Hakkında

Ekolojist

Ekolojist.net - Çevreci Haber Sitesi

Düşüncelerinizi Paylaşın