Küresel Isınma Dünya’yı ve Bizleri Nasıl Etkileyecek?

küresel ısınma

Küresel ısınmanın etkilerini hepimiz yaşıyoruz.

Küresel ısınma, mevsimlerin değişimi ve aşırı hava olayları ile etkisini yavaş yavaş göstermeye başladı. İklim uzmanları her 1°C’lik artışın gezegenimiz üzerinde nasıl bir etki bırakabileceğini ve iklim değişikliğinin tehdit edici boyutlarını ortaya çıkarıyor.

Öncelikle küresel ısınma nedir? sorusuna yanıt verelim. Küresel ısınma, atmosferdeki sera etkisi yaratan gazların, yer kabuğu ve denizlerin ortalama sıcaklıklarında artışa neden olması olayına verilen addır. Küresel ısınmanın nedenlerine gelecek olursak; çok yönlü olmakla birlikte kısaca fosil yakıt tüketiminden kaynaklanan karbondioksit ve diğer sera gazı salımları, ormanların yok edilmesi ve diğer insan eylemleri geçtiğimiz yüzyıl boyunca artmıştır diyebiliriz.

Dünyanın iklimi sera gazlarına karşı özellikle hassastır; çünkü bu gazlar atmosferde kalırlar ve on yıllar hatta yüzyıllar boyunca gezegenin ışınma dengesini değiştirebilirler. Sonuç, küresel yeryüzü sıcaklığında artış (veya küresel ısınma) ve daha geniş anlamıyla iklim değişiklikleridir.

Artan sıcaklıkların Dünya’nın iklimi üzerinde çok yönlü derin bir etkisi olabilir, kısaca küresel ısınmanın etkileri özellikle okyanusun ısı içeriği, buzullar ve kutuplardaki buzulların erimesi üzerinde görülecektir.

Sera gazı emisyonları bir anda dursa bile, atmosferde yer alan konsantrasyonların, 0.5 ila 1°C arasında küresel sıcaklık artışına sebep olacağı görülüyor. Bu sonuç ile tek bir derecelik değişimin bile gezegen üzerinde ciddi değişiklikler yaratacağı açık. Örnek vermek gerekirse altı bin yıl önce, dünya şu anki duruma göre bir derece daha sıcakken, Amerika’nın tarım arazisi olan Nebraska bölgesi çöldü, bölgede toz ve kum fırtınaları hakimdi.

1-2 Derecelik Sıcaklık Artışının Etkileri

orman yangınları

40 yıl içinde beklenen küresel ısınma sonucu 1-2 derecelik sıcaklık artışı ile 2003 yılındaki sıcak Avrupa yazı, yıllık norm olacak. Aşırı yaz sıcakları başlayacak, Sahra çölüne yakın ısılarda sıcak dalgaları gözlemlenecek.

Yüz binlerce insan aşırı sıcaklardan hastalanıp ölecek. Vücut sıcaklığı 41C’ye (104F) ulaştığında, termoregülasyon sistemi bozulmaya başlar. Terleme kesilir, solunum sığ ve hızlı olur. Nabız hızlanır ve kişinin komaya girmesi mümkündür. Vücut sıcaklığını düşürmek için tedbir alınmazsa, beyin oksijenden yoksun kalır ve hayati organlar iflas etmeye başlar.

Bitkiler karbondioksiti emmek yerine karbondioksit emisyonu gerçekleştirmeye başlayacak.

Kimse Akdeniz bölgelerinde tatile gitmeyi düşünmeyecek, hatta Akdeniz’den Kuzey Avrupa’ya göçler başlayacak.

Tarım alanları olumsuz etkilenecek, orman yangınları artacak.

Grönland’ın dünyanın geri kalanından (küresel ortalamanın 2,2 katı kadar) daha hızlı ısındığından global sıcaklık artışı 1.2C’yi geçtikten sonra Grönland geri dönüşü olmayan ergime haline geçecek. Takip eden deniz seviyesi yükselişi, IPCC’nin yüzyılın sonuna kadar tahmin ettiği yarım metreden daha fazla olacak. Bu şekilde devam ederse Grönland’daki bütün buz tabakası 140 yıl içinde yok olacak. Miami ve Manhattan’ın büyük bölümü ortadan kaybolacak. Bangkok, Bombay ve Şangay sular altında kalacak. İnsanlığın yarısı daha yüksek bölgelere taşınmak zorunda kalacak.

Sadece kıyı toplulukları zarar görmeyecek, dağlardaki buzlar eridiğinde su kaynakları da yok olacak. Hint altkıtası hayatta kalabilmek için savaşacak. Buzulların erimesi tatlı su kaynağı olan büyük nehirlerin akışını durduracak. Dünya üzerindeki temiz su kaynakları üçte bir oranında azalacak. Su kıtlığı ve kıtlık, bölgedeki  istikrarı bozacak. Görülen o ki felaketin merkez üssü bu kez Hindistan, Nepal veya Bangladeş değil, nükleer silahlı Pakistan olacak.

2050’de küresel sıcaklıklar iki dereceye kadar yükseldiğinde, tüm canlı türlerin üçte birinden fazlası yok olacak.

Küresel ısınma sonucu, 1 derecelik sıcaklık artışı kaçınılmaz ancak iki derecelik sıcaklık artışından kaçınma şansı % 93.  Bu da sadece önümüzdeki 10 yıl içinde sera gazı emisyonlarını % 60 azaltmak ile mümkün.

2-3 Derecelik Sıcaklık Artışının Etkileri

buzulların erimesi

Tarım ve gıda üretimi geri dönülemez şekilde düşüşe geçecek ve milyarlarca insan hayatta kalmak için giderek zorlu bir mücadele ile karşı karşıya kalacak.

Deniz suyu temiz su kaynaklarına karışmaya başlayacak ve küçük ve orta çaptaki tüm su havzaları kuruyacak. Isınan deniz suyu daha az karbondioksit emecek, bu da atmosferdeki karbondioksit miktarını yoğunlaştıracak ve küresel ısınmayı yoğunlaştıracak.

Büyük miktarda karbon toprağa, ölü bitki örtüsünün yarı çürük kalıntılarına depolanır. Genel olarak kabul edilen tahmin, toprak karbon rezervuarının atmosferdeki karbon içeriğinin iki katından daha fazla içerdiğidir. Toprağın ısınması, bakterilerin toprakta depolanan karbonun parçalanmasını hızlandıracak ve karbon atmosfere salınacak. 2050 yılının başlarında mümkün olabilecek 3 derece sıcaklık artışı karbon döngüsünü tersine çevirecek. Bitki örtüsü ve toprak karbondioksiti emmek yerine serbest bırakmaya başlayacak. O kadar çok karbon atmosfere karışacak ki 2100’de küresel ısınmayı 1.5C artırabilmesi mümkün olacak.

ABD ve Avustralya’da, insanlar iklimi inkar eden hükümetleri lanetleyecek. Daha sonraki yönetimlerin çıtayı aşağıya çekmek yapacakları yeterli olmayacaktır.

Arktik buzullarının yüzde 80’i eriyecek, bunun sonucunda su seviyeleri yükselmeye devam edecek ve okyanuslarda süper fırtınalar başlayacak.

3 derecelik küresel ısınmadan kaçınma olasılığı: sıcaklık artışı 2 dereceye ulaşır ve  toprakta hapis kalan karbondioksit yayılmaya başlarsa sıfıra yakın olacak.

3-4 Derecelik Sıcaklık Artışının Etkileri

küresel ısınma

Küresel ısınmanın etkileri daha da yoğun bir şekilde görülecek. Buzulların hızla erimesi deniz seviyelerinin 50 metre kadar yükselmesine sebep olacak, bunun sonucunda kıyı kentleri adalara dönüşecek.

Çin’in tarımsal üretimi çökecek ve 1,5 milyar kişi açlık tehlikesiyle karşı karşıya kalacak.

Yükselen sıcaklıklar ile birlikte yazları daha uzun sürecek, şehirlerdeki ortalama sıcaklık 45 Celsius dereceye ulaşacak. Bu sıcaklıklar altında klima kullanmak zorunluluk haline gelecek. Enerji ihtiyacı için yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılmıyor olması, daha fazla küresel ısınmaya neden olan sera gazı salımına yol açacaktır.

En tehlikelisi ise, Kuzey Kutbundaki buzullarda donarak hapsolmuş 500 milyar ton karbondioksit açığa çıkacak ve bir kaç derecelik sıcaklık artışına yol açarak küresel ısınmayı hızlandıracak.

Dört derece küresel ısınmadan kaçınma ihtimali: Sıcaklık artışı üç dereceye ulaşır ve buzullarda hapsolan karbon açığa çıkarsa sıfıra yakın olacak.

4-5 Derecelik Sıcaklık Artışının Etkileri

küresel ısınma etkileri

Küresel ısınma bu boyutlara ulaştığında hayatta kalanlar tamamen farklı bir gezegene bakıyor olacak. İki kutuptan da yok olmuş buzullar, yanmış ve çöle dönmüş yağmur ormanları, kuru ve cansız Alpler, yükselen denizler ile azalan kara parçası ve yeni adacıklar. Kuzey bölgelerinden Kanada ve Sibirya yaşamak için en uygun alanlar olacak. Ancak yine de bu bölgeler bile oldukça sıcak olacak. Ayrıca güneyden gelen göçmenleri, Kuzey hükümeti kabul etmeyebilir. Cazibe bölgesi olan Kanada, Çin ve ABD tarafından işgal edilebilir, bu durum hali hazırda çökmekte olan insanlığı sona biraz daha yaklaştırır.

Volkanik patlamalar sonucu ortaya çıkan karbondioksitten 20 kat daha güçlü bir sera gazı olan metan gazı, küresel sıcaklıkların artmasını tetikleyecek.

Sosyal ve politik yapılanmada parçalanmalar başlayacak, ekonomiler çökecek. Uluslararası yardım imkânı bulunmayan göçmenler, hayatta kalmak için mücadele edecekler.

Kalan az miktardaki değerli kaynak için iç savaşlar ve katliamlar gerçekleşecek.

Beş derece küresel ısınmadan kaçınma şansınız: Sıcaklık artışı dört dereceye ulaşır ve yer altındaki metan yüzeye çıkmaya başlarsa hiçbir şekilde kaçınma şansımız yok.

 5-6 Derecelik Sıcaklık Artışının Etkileri

küresel ısınma

Küresel ısınmanın sonuçları giderek ağırlaşacak. Dünya’nın 251 milyon yıl önce dinozorların yok olmasıyla biten ve türlerin yüzde 95’ini yok eden dönemdeki sıcaklıklara ulaşılacak.

Dünya uzayda ölü ve ıssız bir kayaya dönüşecek. Yeryüzünde sadece ölmekte olan ağaçlar ve çalılar üzerinde gelişen mantarlar yer alacak.

Aşırı ısınan denizlerde daha az oksijen ve süper kasırgalar nedeniyle tüm hayat formları yok olacak. Deniz yatağından metan hidrat gazı çıkmaya başlayacak ve patlamalar yaratacak. Metan, CO2’nin aksine yanıcıdır. Hava-metan konsantrasyonlarında% 5 gibi düşük bir seviyede bile, karışım yıldırımdan veya başka bir kıvılcımdan ateşlenebilir ve gökyüzüne alev topları olarak görülür . Bu etki, ABD ve Rusya orduları tarafından kullanılan yakıt-hava patlayıcılarınınkine benzemektedir.

Ardından durgun okyanuslardan zehirli gaz hidrojen sülfür açığa çıkacak.

Kalan tüm ormanlar yanacak. Gezegen, insanlar ve tüm canlıların kıtalarda biriken cesetleriyle, fosil enerji kullanımı konusundaki kararlılık için ağır bir ceza verecek.

Küresel ısınmanın etkileri ve sonuçlarını gözler önüne seren videoyu izleyebilirsiniz.

Yazar Hakkında

Pınar Özurgancı Eşkin

Çevre Mühendisi, doğa aşığı, Ekolojist.net kurucusu.

3 Yorum

  • Yazınızı çok beğendim fazlasıyla bilgilendirici . Teşekkür ederim

  • Sevgili çevre dostu, yazınız oldukça bilgilendirici. Teşekkürler. Sizden ricam son dönemde küresel iklim değişikliğine tek çare gibi anlatılan biyokütle enerji santralleri ile ilgili bir yazı yazmanız. Bence kesinlikle bir canavarın masum olarak anlatılmasıdır.

  • Sevgili Ekolojist, yazınız çok değerli. Beyninize, yüreğinize sağlık. Yazınızın sonundaki videoyu “gizli” olduğu için izleyemedim. Bu sorunu çözebilmek mümkün mü acaba?