Çevre Koruma Fikrinin Gelişimi

Fikirlerimi Önemse! Kirlettiğin Çevre ile Ölüyorsun

Yaşadığımız çevre üzerinde bizim dışımızda varlığından haberdar bile olmadığımız farklı canlılar da var. Bu canlıların arasında da sürekli doğada yaşamak zorunda olanların varlığını biliyoruz.

Yaşadığımız çevreye her geçen gün zarar veriyoruz. Her yıl biraz daha geliştiğimizi düşünürken, gelişen tek şey teknoloji oluyor ve biz zamanla robotlaşıyoruz. Gelişen teknolojinin büyüsüne kapılıyoruz ve ortak mirasımız olan çevreyi unutuyoruz. En basiti yolda bir şey yiyerek yürüyoruz, elimizdeki telefonumuz ile meşgulüz çünkü artık telefonlarımız sayesinde tüm dünya elimizin altında. Telefon ile ilgilenirken yediğimiz yiyeceğin kabını farkında bile olmadan yere atıyoruz. Bu durum insanlar için oldukça normal davranışlar haline gelmiş durumda.

İçinde bulunduğumuz durum bu halde olunca da ne yazık ki çevre kirliliği önüne geçilemeyecek kadar büyük bir sorun haline geliyor. Çevre koruma fikrinin gelişimi de buradan yola çıkarak bulunuyor.

Fikir Ne Zaman Başladı ve Neler Yapıldı

Sanayi devriminin sonlanması ile birlikte çevre koruma fikrinin gelişimi konusunda adım atılmaya başlanıldı. İşe ilk önce toplumu yani bizi bilinçlendirmek için başladılar. Bu konuda bilinçlenirsek ve yaptıklarımızın aksine temizliği alışkanlık haline getirirsek bu sorunu çözebileceklerine inandılar ve çevre eğitimleri düzenlediler.

Bu eğitimlerin yanı sıra çevre düzenlemelerine yönelik farklı farklı projelerde görev aldılar. Çevrenin temizlenmesi, geliştirilmesi ve korunmasına yönelik yapılan çalışmalarda o çevrede yaşayan insanların kirlilikten uzak bir çevrede yaşayarak sağlıklarının korunması hedeflenmişti.

Geldiğimiz noktaya bakarsak, günümüzde daha bilinçli bir toplum var. En azından ilk zamanlarımıza göre daha fazla dikkat ediyoruz ve bu şekilde bilinçlenerek ilerlersek, geleceğimizde güzel günler bizi bekliyor. Fakat gelişim görmeleri, yapılan çalışmaların bittiği anlamına gelmez. Sadece Türkiye’de değil, dünya üzerinde birçok sivil toplum kuruluşu, hala çevre temizlemesi, düzenlemesi ve geliştirilmesi için farklı alanlarda çalışmalar yapmaya devam ediyor.

Çevreyi Korumak İçin Oluşturulan ve Hali Hazırda Çalışan Sivil Toplum Örgütleri

Türkiye’de çevreyi korumayan ve çevre bilincine sahip olmayan o kadar insanın aksine, fazlası ile bilinçli ve bunu kendine görev edinmiş, bu konuda canla başla çalışan insanlar da var. Bu insanlardan oluşan sivil toplum örgütlerini aşağıdaki gibi sıralıyoruz.

TEMA Vakfı: Bu vakıf, tabiri caizse her bulduğu boş alanı ağaçlandırma uğruna çalışmalar yaparak bizi daha fazla doğa ile buluşturuyor. Bunun yanı sıra toprak erozyonu ile mücadele etme görevi de bu vakfa ait.
ÇEKÜL Vakfı: Bu vakfın asli amacı da çevremizin önemi ve kültürel güzelliklerimizi insanlara aktarabilmek ve insanları bu konuda bilinçlendirmektir. Sadece tanıtmak ile kalmayıp çevremizi ve kültürel mirasımızı da korumaya yardımcı oluyor.
Doğal Hayatı Koruma Derneği: Bu derneğin birinci önceliği doğal kaynakların bilinçsizce ve gereksiz yere tüketilmesini engellemek. Bunun yanı sıra bu kaynakların kullanılması sonucunda doğal ortamda yaşayan canlıların hayatı riske giriyor ve çok sayıda canlı kaybı ile sonuçlanıyor. Bu durumların yaşanmaması için gereken önlemleri almak ile sorumludur.

Tıklayın: Doğayı ve Çevreyi Koruyan Sivil Toplum Örgütleri

Deniz Temiz Derneği: Adı üzerinde temiz denizler için çabalayan bir dernek. Denize atılmış çöplerin temizlenmesi, denizlerin ve deniz kıyılarının temiz tutulmasını amaçlamış.
TÜRKÇEK: Bu vakıf 45 yıldır insanların denetim altında tutulması ve gözetlenmesi için çalışıyor. Tamamen bilimsel temelli olarak insanları bilgilendiriyor.
GREENPEACE: Bu sivil toplum örgütü de çevre koruma fikrinin gelişimi uğruna 46 yıldır hizmet veren bir örgüttür. Yeşili ve barışı temsil eder. Problemleri ortaya koyarken asla şiddet içerikli bir davranış sergilemez ve insanları bu konuda bilinçlendirmeyi hedefler.