Göz Ardı Edilen Kirlilik: Gürültü Kirliliği

gürültü kirliliği

Antropojenik etkiler doğada insanoğlunun neden olduğu etkilere denir. Birçok tür şu anda popülasyonların veya türlerin kalıcılığını olumsuz yönde etkileyebilecek antropojenik olarak yönlendirilmiş çevresel değişiklikler yaşamaktadır.

Ses, mekanik bir karışıklığın akustik dalgalar şeklini alarak hava veya su gibi bir ortam içinden yayılmasıdır. Gürültü ise istenmeyen veya rahatsız edici bir sestir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, antropojenik gürültü en tehlikeli kirlilik biçimlerinden biridir ve karasal / sucul ekosistemlerde her yerde yer almakta olan küresel bir kirletici olarak kabul edilmektedir. Diğer bir tanımla gürültü kirliliği insanların ve/veya hayvanların gündelik yaşamlarına, psikolojik ve fizyolojik durumlarına, negatif yönde etki eden her türlü zararlı ses tonlarıdır.

Antropojenik gürültünün hem omurgasız hem de omurgalılardaki bir bireyin gelişimini, fizyolojisini ve / veya davranışına olumsuz etkileri olduğuna dair deneysel kanıtlar bulunmuş ayrıca, türlerin gürültüye tepkilerinde farklılık gösterdiğini ve bu farklılıklar için potansiyel dayanak mekanizmaların altı çizilmiştir.

Antropojenik Gürültünün Etkileri

Antropojenik gürültü, bir bireyin anatomisini, fizyolojisini ve / veya davranışını çeşitli şekillerde etkileyebilir:

  • Kalıcı eşik değişimleri ve çok yüksek seslere maruz kalmadan kaynaklanan diğer huzursuz doku hasarları
  • Aşırı akustik maruz kalmadan geçici eşik değişimleri
  • Akustik bilginin algılanmasını engelleyen seslerin maskelenmesi
  • Hormon seviyelerinin değiştirilmesi, stres yanıtlarına ve uyku eksikliğine yol açmaktadır.

En azından bunlardan ilk üçünde, doğrudan işitsel etkiler büyük oranda bireyin gürültü kaynağına olan yakınlığı ile ilişkili olan gürültüye maruz kalma seviyesine ve süresine bağlıdır.

Yoğun ve dürtüsel seslerin dokulara zarar verebileceğine ve hayvanlar bir gürültü kaynağına yakın olduklarında potansiyel olarak ölümcül etkilere yol açabileceğine dair kanıtlar vardır, ancak çok daha fazla kişinin yoğunluğun düşük olduğu gürültü kaynağından belirli bir mesafedeki seslere maruz kalması muhtemeldir ve etkilerin fiziksel değil davranışsal olma olasılığı daha yüksektir.

Bu nedenle, antropojenik gürültünün etkileri küçük, kısa vadeli davranış ayarlarından ölümle sonuçlanan büyük davranışsal veya fizyolojik değişikliklere kadar değişebilir.

Gürültü, tek bir hücreye ve tüm organlara mekanik olarak zarar vererek, bir organizmanın hem anatomisini hem de morfolojisini etkileyebilir. Örneğin, gürültü omurgasızlardaki statosistlere (içerisinde denge taşı bulunan kesecik), balıklardaki kulaklara ve / veya yüzme mesanelerine ve deniz memelilerindeki işitme organlarına zarar verebilir. Gürültü kaynaklı bu tür bir hasar hem omurgasız hem de omurgalılarda kütlesel bükülmelere yol açabilecek algı ve yönelimine sebep olabilir ve / veya yüzdürme kontrolünü olumsuz yönde etkileyebilir.

Gürültü ayrıca bireyoluşun çeşitli aşamalarında organizmaları da etkileyebilir. Erken yaşam evreleri, doğal çevresel dalgalanmalara tolerans gösterebilse de antropojenik kaynaklı çevresel değişiklikler, doğal aralığın ötesine ulaşabilir.

Antropojenik gürültü, endokrin sistemi de etkileyebilir, bu da balıklarda ve memelilerde stres hormonu olan kortizol salgılanmasında bir artışa yol açabilir. Kesin mekanizmanın belirsiz kalmasına rağmen, gürültünün neden olduğu fizyolojik stres gelişimsel gecikmelerin ve büyüme anormalliklerinin muhtemel bir kaynağıdır, ancak üremeyi, büyümeyi ve bağışıklığı da engelleyebilir.

Gürültü, birçok türün çevre hakkında bilgi toplamak için kullandığı çevresel ipuçlarını algılamayı etkileyebilir. Akustik ipuçları larva oryantasyonu ve uzlaştırma kararları için önemli bir rol oynar, örneğin; resif balıklarında ve kabuklularda, bu işaretler belirli yaşam alanlarının varlığını ve uygunluğunu gösterebilir. Dahası, gürültü avcı-av etkileşimlerini etkileyebilir. Ayrıca, gürültü hem omurgasız hem de omurgalı hayvanlarda avcı karşıtı savunmayı azaltarak avlanma riskini artırabilir veya önleyici davranışı etkileyebilir.

Gürültü aynı zamanda çiftler ve gruplar arasındaki sosyal yapıyı olumsuz yönde etkileyerek bireyler arasındaki saldırganlığı artırarak grup uyumunda zayıflamış sosyal bağlara ve dengesizliğe yol açabilir.

Dünya çapında en yaygın gürültü türü ulaşım sistemlerinden kaynaklanır. Ayrıca şehir planlamacılığında yanlışlar yapılması sanayi ve yerleşim alanlarının birbirine bitişmesine neden olabilir ve sonuç olarak sanayi alanının yarattığı gürültü kirliliği komşu yerleşim birimlerinde yaşayanların sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Gürültü kirliliği yaratan diğer etmenler arasında özellikle acil durum sirenleri, çeşitli beyaz eşyalar ile ev âletlerinin gürültüleri, fabrika-makine sesleri, yapım ve onarım çalışmaları, ses çıkaran hayvanlar, ses sistemleri, hoparlörler, maç, eğlence, dini-sosyal faaliyetler sayılabilir.

Kontrol hiyerarşisi kavramı ortamda veya işyerindeki gürültüyü azaltmak için kullanılabilir. Mühendislik gürültü kontrolleri, şehir planlanmasının daha düzenli yapılması gürültü yayılımını azaltmak ve bireyleri aşırı gürültüden korumak için kullanılabilir. Gürültünün kontrolü uygun veya yeterli değilse bireyler kendilerini gürültü kirliliğinin zararlı etkilerinden korumak için bazı adımlar atabilirler. İnsanlar yüksek sesli ortamda bulunmaları şartsa, işitme koruyucu araçlar kullanarak kulaklarının işitme sağlığını koruyabilirler.

Son yıllarda gürültü kirliliğini azaltmak adına, Amerika’da Buy Quiet adlı girişim, daha sessiz araçlar ve ekipmanlar üretmeyi ve bunların üreticilere pazarlanmasını teşvik etmekte.

Kaynak:

  • Kunc HP, McLaughlin KE, Schmidt R. 2016 Aquatic noise pollution: implications for individuals, populations, and ecosystems. Proc. R. Soc. B 283: 20160839.
  • Wikipedia.org

Yazar Hakkında

Zeynep Aktaş

1998 doğumlu, bilimin dünyayı kurtaracağına inanan ve bilim insanı olmak için çalışan bir Kimya Mühendisi.

LinkedIn'de Ziyaret Et