Geçmişte insanlar günün büyük bir bölümünde hareket halindeydi ve seyahat etmek ya da ağır yükleri kaldırmak için ayaklarını kullanırdı. Şimdi ise hızlı trenler ve uçaklarla seyahat ederek iş yaşantımız da dahil olmak üzere günün büyük bir bölümünde oturmak üzere evrimleştik.
Ortalama bir insan günde 11 saatten fazla oturuyor. Bedenlerimiz, artan zihinsel performans ve uzun vadeli sağlık yararları sağlayan bir işlev olan hareket için tasarlandı – ancak bugünün ofisleri bu temel insan gereksinimini büyük ölçüde görmezden geliyor.
Avrupa’nın en başarılı start up şirketlerinden Almanya merkezli Walkolution, artık insanlara oturmaya daha sağlıklı bir alternatif sunuyor. Patentli ve bilime dayalı ürün, kullanıcının aynı anda hem çalışıp hem de yürüyebilmesi için entegre ergonomik masa ve sırtlığa sahip dünyanın ilk gürültüsüz ve motorsuz yürüyüş masası olarak karşımıza çıkıyor. İnsan merkezli tasarım, çevre dostu ve sürdürülebilir üretimle buluşuyor.
Ekolojik malzeme seçimine ek olarak şirket, bir kullanıcının yürüme bandında yürüdüğü her 10.000 adımda bir ağaç dikiyor.
2017 yılında Dr. Eric Sohngen ve Frank Ackermann tarafından kurulan şirketin ürettiği bu yürüme bantları 40’tan fazla ülkede kurumsal ve özel müşteriler tarafından kullanılıyor.
Çalışma alanları için tasarlanmış dünyanın ilk gürültüsüz, elektriksiz yürüyüş masası, %100 insan gücüyle çalışan, motorsuz, yerçekimi ile çalışıyor ve fısıltı kadar sessiz ve ultra ergonomik. Walkolution yürüme bandı masaları, sıfır dikkat dağınıklığı ve normal çalışma rutinlerine sorunsuz entegrasyon için tasarlanmış.
Elektrikli olmayan bir yürüyüş masası kulağa basit gelebilir, ancak Walkolution yürüyüş masaları uluslararası patentlerle korunan tescilli teknolojiden yapılmış. Daha da iyisi, yürüyüş masaları Walkolution’ın eko-sertifikalı üretim sahasında tasarlanıp üretiliyor.
Walkolution, “Yalnızca çevre bunu yapmamıza izin verirse sağlıklı yaşayabileceğimiz açıktır. Bu nedenle, en başından beri ürünlerimiz için katı ekolojik yönergelere bağlı kalmaya kendimizi adadık. Örneğin, üretim alanımızı kendi ahşap atıklarımızla ısıtıyoruz, yalnızca sürdürülebilir şekilde işletilen ormancıların odunlarını kullanıyoruz ve ayrıca kendimizi bir milyon ağaç dikme hedefine adadık.” diyor.
Birçok şirket yeni ürünler üretmek için atık ürünler kullansa da, Walkolution üretim için geleneksel enerji kaynaklarını değiştirmek için kendi atıklarını kullanıyor. Şirket, üretim tesisleri için döngüsel bir ekonomi yaratırken, yürüyüş masalarının insanlar için sağlığa olan faydalarına da ışık tutmak istiyor.
Oturmak, yalnızca kilo alımı ve sırt ağrısını değil, aynı zamanda önemli ölçüde daha yüksek kanser, kalp krizi, felç, depresyon ve hatta bunama risklerini de içeren ciddi sağlık sonuçlarına sebebiyet veriyor.
Modern işlerin çoğu masa gerektirdiğinde sorunu nasıl çözersiniz? Walkolution Kurucusu Dr. Eric Sohngen, eğitim almış bir tıp doktoru ve eski pratisyen bir hekim. Hareketsiz çalışma ve yaşam tarzının getirdiği sağlık sorunları Dr. Sohngen’i rahatsız etmiş ve bu sebeple de insanların aynı anda çalışmasına ve sağlıklı kalmasına olanak tanıyan daha sağlıklı bir çalışma ortamı yaratmış.
Dr. Sohngen, 2006 yılında tıp öğrencisiyken bir yürüyüş masasının ilk prototipini tasarlamış. İlk Walkolution yürüyüş masası 2018’de şu anki haliyle üretime geçmeden önce 50 prototipin üzerinde daha çalışmış.
Walkolution masaları, yöneticilerin veya çalışanların sağlık bilincine sahip ve çevreye duyarlı olduğu endüstriler tarafından hızla benimseniyor. Walkolution ile standart veya yumuşak yüzeyli bir yürüyüş masası ile buna bağlı bir dizüstü bilgisayar masası veya isteğe bağlı sırt desteği oluşturma imkanı kulağa hoş geliyor.