Risk, emeklilik ve sağlık konularında veri ve analizlerden faydalanarak profesyonel hizmetler sunan Aon, 2023 yılı Küresel Doğal Afetler Raporu’nu yayımladı. Doğal afetlerin artan sıklık ve şiddetinin küresel ölçekte neden olduğu ekonomik kayıpları ortaya koyan rapora göre, 2023 yılında doğal afetler, toplam 380 milyar dolarlık ekonomik kayba neden oldu. Böylelikle küresel ekonomik kayıplar üst üste sekizinci kez 300 milyar doları aştı ve uzun vadeli ortalamanın %22 üzerinde gerçekleşti.
2023 yılındaki tüm ekonomik kayıpların yaklaşık dörtte biri ise Türkiye ve Suriye’de meydana gelen depremlerden kaynaklandı. Bu depremlerin binalar ve altyapı üzerindeki etkileri 90 milyar dolardan fazla zarara yol açtı.
2023 yılında küresel doğal afetler nedeniyle en az 95 bin kişi hayatını kaybetti. Bu rakam 71 bin olan 21. yüzyıl ortalamasının oldukça üzerinde. Ölümlerin yaklaşık %62’si ise doğrudan Türkiye ve Suriye’de meydana gelen depremlerle ilişkili. Bu depremler, 2010 yılında Haiti’de meydana gelen yıkıcı sarsıntıdan bu yana yaşanan en ölümcül küresel felaket olarak gösterildi. 2023 yılında tüm dünyada 64 binden fazla insan depremler nedeniyle ölürken çok sayıda önemli sıcak hava dalgası da en az 16 bin 500 kişinin ölümüne neden oldu.
Depremlerin ardından şiddetli fırtınalar en fazla ekonomik kayba neden olan olaylar oldu. En büyük kayıplar ABD ve Avrupa’da görüldü. Avrupa’da İtalya, Yunanistan, Slovenya ve Hırvatistan sigortalar açısında hava koşullarına bağlı en maliyetli olayların yaşandığı ülkeler oldu. Diğer yandan dünyanın birçok yerinde kaydedilen aşırı yüksek sıcaklık anomalileri nedeniyle 2023 kayıtlara geçen en sıcak yıl oldu. 24 ülke ve bölge önceki maksimum sıcaklık rekorlarını gördü veya bu rekorların üzerine çıktı. Özellikle Çin, 16 Temmuz’da 52,2 °C ile en yüksek sıcaklık rekorunu kırdı. Raporda Türkiye de 49,5 °C ile en yüksek sıcaklığın görüldüğü ülkelerden biri oldu.
Aon Türkiye Eş-CEO’su Selda Oknas Tanbay ise “Günümüzde iklim değişikliğinin yarattığı riskler olasılıktan çıkıp kesinliğe dönüşmüş durumda. Buna karşın 2023 yılında hava ve iklimle ilgili kayıpların yalnızca yüzde 40’ının sigorta kapsamında olması sigorta sektörü açısından da bu konuda hala katetmemiz gereken mesafeler olduğunu gözler önüne seriyor” dedi.
Rakamlar ve raporlar yaşadığımız durumun vahametini ortaya koyuyorken hala “mış” gibi yapmaya devam mı edeceğiz? Tüketiciler; şirketler, seçmenler gibi birçok şapkamız bulunuyor hayatın içerisinde. Hangi elbiseyi giyersek giyelim, doğayı ve toplumu önceleyen renkleri seçmeliyiz. Sürdürülebilirliği hayatın her kademesinde uygulamalıyız, en güzel ifadeyle, içselleştirmeliyiz. Çünkü başka bir dünya yok…
Sizce daha sürdürülebilir bir dünya için neleri değiştirmeliyiz?
Düşüncelerinizi Paylaşın