Rüzgar Enerjisi Lisansı Alan Firmalar

rüzgar enerjisi lisansı alan firmalar
Yazan Ekolojist

Türkiye’de ve dünyada rüzgar enerjisi lisansı alan firmalar alternatif bir enerjinin geleceği için umut vaadediyor. Nitekim Sanayi Devrimi’nden bu yana insanlığın yaşadığı en büyük problemlerden biri enerji kaynaklarının tükenmesi ve enerji üretimi için doğal kaynakların tahrip edilmesi.

zgar enerjisi, alternatif ve yenilenebilir bir enerji kaynağı olarak umut vaadediyor. Rüzgar enerjisinin en büyük avantajı hiçbir zaman tükenmeyecek olmasıdır. Rüzgar türbinleri sayesinde sürekli var olan bir kaynaktan yararlanarak enerji üretmek mümkün. Üstelik rüzgar enerjisinin maliyeti diğer tüm kaynaklara göre daha düşük. Türkiye’de Avrupa ülkeleri kadar yaygın bir enerji üretim yöntemi olmasa da, gittikçe yaygınlaştığını ve rağbet görmeye başladığını söyleyebiliriz.

Türkiye’de Rüzgar Enerjisinin Geçmişi

Türkiye’de ilk rüzgar enerjisi santrali 1998 yılında kuruldu. Avrupa’da ilk rüzgar türbinlerinin 20.yüzyılın başlarında kurulduğunu düşününce, Türkiye’nin neredeyse yüz yıl geciktiğini söyleyebiliriz. 1998 ile 2005 yılları arasında rüzgar enerjisine ciddi bir yatırım yapılmadı ve rağbet görmedi.

Ancak 2005 yılında bir meclis kararıyla rüzgar gücüne yatırım yapılması kararlaştırıldı ve rüzgar enerjisi lisanslı alan firmalar bu tarihten sonra artmaya başladı.

2010 yılında ise yatırımcıları rüzgar enerjisi alanına yönlendirecek YEK yasası yürürlüğe girdi. Bugün Türkiye’de 56.471 MW rüzgar enerjisi üretilmektedir.

Üstelik EPDK tarafından onay bekleyen ve enerji üretimini ciddi anlamda artıracağı tahmin edilen 110’un üzerinde proje bulunuyor.

lisanslı reslerin bölgelere göre dağılımı

Lisanslı RES’lerin Bölgelere Göre Dağılımı (TÜREB)

Rüzgar Enerjisi Lisansı Neye Göre Verilir?

Türkiye Cumhuriyeti, 2005 yılından beri rüzgar enerjisinin kapasitesini artırmayı ve bu alanda teşviklerde bulunmayı planlıyor. Dolayısıyla rüzgar enerjisine yönelmek isteyen kuruluşlara büyük destekler sunuyor.

Bugün bir santral açabilmek için, öncelikle bölgenin buna uygun olduğunun kanıtlanması gerekmekte. Ayrıca firmanın bu alanda üretim sağlayabilecek yeterlilikte olduğunu ispat etmesi gerekiyor.

Santralin kurulacağı bölgenin güç yoğunluğunun 0.6 MW/km2’den yüksek olması son derece önemli. Bu özelliğe sahip olmayan bölgelerde başvurulan projeler, diğer kriterlere bakmadan reddediliyor.

Ayrıca santralin kurulacağı sahanın herhangi lisanslı bir saha ile çakışmaması da son derece önemli. Ölçüm istasyonlarının ise mutlaka santral olması için müracaat edilen sahanın içinde yer alması gerekiyor.

reslerin illere göre dağılımı

RES’lerin İllere Göre Dağılımı (TÜREB)

Hangi Kurumlar Rüzgar Enerjisi Lisansına Sahip?

Türkiye’de rüzgar enerjisine sahip olan firmaların sayısı son 3 yılda ciddi bir artış gösterdi. Bugün enerji kuruluşları, belediyeler, sanayi firmaları ve üniversiteler de dâhil olmak üzere 171 kuruluşun kendine ait rüzgar türbinleri ve santralleri bulunuyor.

Rüzgar enerjisi genellikle Balıkesir, İzmir, Tekirdağ, Kırklareli gibi bölgelerde ve İstanbul’un Avrupa yakasında rüzgar alan yerlerde üretiliyor. Rüzgar türbinleriyle üretilen elektrik enerjisi şimdilik şebeke elektriği üretmek için değil, tarım ve sanayi faaliyetleri için kullanılıyor.

Ancak sürdürülebilir mimarinin yaygınlaşması ve otonom elektrik üretiminin artması rüzgar enerjisinin değer kazanmasını ve gündelik enerji üretiminin rüzgar türbinleriyle karşılanmasını sağlayacaktır.

EPDK’nın 2018 yılının sonuna kadar 3000 MW ölçüsünde rüzgâr santralinin lisansını kabul edeceği konuşulmakta. Özellikle İzmir’deki Karaburun ve Urla bölgeleri rüzgar enerjisinin geleceği için umut vaadediyor.

İlk rüzgar türbini denetiminin de Urla’da başladığı bilinmekte. Ayrıca Türkiye’deki rüzgar enerjisi potansiyeli Alman firmaları tarafından da keşfedildi ve bu firmalar geçtiğimiz günlerde ihalelere katılmak için talepte bulundu.

Türkiye Cumhuriyeti’nin enerji hedeflerinden biri rüzgar enerjisini 2023 yılına kadar üç katına çıkararak, o tarihe kadar 30000 MW enerji üreten santrallerin açılmasını teşvik etmek. Hidroelektrik santrallerinin verimsizliğini ve termik, nükleer santrallerin tehlikelerini düşününce rüzgar enerjisinin iyi bir alternatif oluşturduğunu söyleyebiliriz.

Önümüzdeki yıllarda rüzgar enerjisi lisansı alan firmalar büyük bir artış gösterecek. Firmaların listesine EPDK’nın ve Enerji Bakanlığı’nın resmi web sitelerinden ulaşmak mümkün.

işletmedeki resler

İşletmedeki RES’ler (TÜREB)

Ayrıca TÜREB’in 6 aylık dönemlerle paylaşmış olduğu, işletmedeki rüzgar enerjisi santralleri, inşa halindeki rüzgar enerjisi santralleri ve illere göre dağılımını gösteren detaylı güncel rapora buradan ulaşabilirsiniz. 

Yazar Hakkında

Ekolojist

Ekolojist.net - Çevreci Haber Sitesi